…
2 gün oldu hala ses yok acaba
mağazada bir sorun mu var. Arayım bari de belki sorun vardır.
-
-
Aloo mağaza mı?
-
Evet buyurun.
-
Ben .com dan arıyorum bizim siparişler vardı
nasıl oldu onlar? 2 gün oldu da.
-
Evet. bir tanesi eksikmiş diğerleri tamam.
-
Tamam olanları alırım bu akşam. Kolay gelsin.
İyi en azından çoğunu tamamladık.
Şimdi tamam olanları götüreyim.
Aaa nasıl müşteri bu ya bir
tanesi eksik diye hiçbirini almadı. O ayakkabı olmadan o takım bir şeye
benzemezmiş. Hepsi tamam olmazsa siparişi iptal edin falan. Ne olur yani %90 tamam işte. Gerisi de
olmayıversin.
Neyse ben yarın mağazaya uğrar
alırım diğer ürünü de.
-
İyi akşamlar.
-
İyi akşamlar.
-
Ben .com dan geliyorum eksik bir ürün vardı geldi
mi acaba?
-
Bakayım. Hımm o üründen kalmamış maalesef. Dilerseniz onun
yerine şundan var.
-
Hadi yaa. Nasıl olur. Sipariş elimde kalacak.
Tüh.
Eyvah ne olacak şimdi. Müşteri
istemiyorum diyor ne yapacağım. Neyse bari mağazaya geri vereyim bu ürünleri.
Aaa mağaza da almam diyor. Ne münasebet
canım. Öyle şey mi olur. Hiç kullanılmamış ürün paketinde nasıl almaz yahu.
Şuna bak yahu, ben ticaret yapıyormuşum son kullanıcı değilmişim. Bu şekilde
ticaret olmazmış. Tüh elimizde mi kaldı hepsi yani?
Kıssadan hisse
Evet hikaye uzayacak gibi görünüyor
Tolga Beyin girişimi her ne kadar doğru yönde olsa da o kadar eksikti ki
sonucun bir başarı olması ancak masallarda mümkün olabilecek gibiydi.
Eticaretin en önemli
özelliklerinden/avantajlarından biri stoksuz çalışmaktır. Eğer stoksuz
çalışabiliyorsanız eticaret anlamlı ve karlı olabilir. Ama stoksuz çalışmanın
çok ciddi şartları var.
Yukarıdaki hikâyede olduğu gibi
stok hareketli bir alan. Yani bir ürün şimdi stokta var birazdan yok sonra
tekrar var. Bu hareketi takip edemiyorsanız veya ürün aşırı derecede hareketli
ise, o ürünün eticaret kanalıyla satılması mümkün olmayacaktır. (Just In Time)
Tedarikçi ile sıkı bir işbirliği
gerekli.